8 Kasım 2011 Salı

S-Gökyüzüne Değmek

Öncelikle iyi bayramlar herkese. :)


Hayat yorgunluklarımız arasında ki ufacıcık kaçamaklarımızdır bence bizi hayata bağlayan. Sizlerde benimle aynı fikirdeyseniz eğer bu bayramda bir yerlere kaçmışsınızdır. Ailelerinden uzakta olanlar aileleriyle diz dize oturmayı tercih etmiş olabilirler ama ben bu bayram hayatımda ilk defa ailemle beraber olamadım. Aslında amacım biraz da beni içine çektiğini hissettiğim bu şehirden kaçmaktı. Bunu da baya güzel bir şekilde başardığımı düşünüyorum. :)


Sezonu olmamasından ötürü çok sakin sessiz ve tam anlamıyla kafa dinlemelik olan Uludağ'a kaçtım bu bayram. Hayatımda ilk defa gittiğim için açıkçası bir miktar korkmadım değil bu ihtişamdan. Gerçi aklımın ucundan dahi geçmedi sıkılmak. Ne de olsa kafa dinlemeye gidiyorum otel odasının bir köşesinde dağ havası da alsam yeter dedim. :) 



Aslında pek de öyle olmadı. Bayramda tek açık olan otel bizimkisi olduğu için otel hınca hınç doluydu. Ve otel çalışanlarının ilgisine hayran kaldığımı da dipnot olarak söylemek istiyorum. Biz sıkılmayalım diye herşey düşünülmüştü. Toplantı odalarının birinde her gün film gösterimi bile yaptılar inanılır gibi değil. :p


Kaçamağımın en güzel tarafı ise yine otel sahipleri tarafından ayarlanmış olan dağ yürüşüydü sanırım. Yaklaşık 40 kişilik bir grup halinde kendimizi dağlara taşlara vurduk ve 2 saate yakın yürüyüş yaptık. Havanın mükemmel olmasından mı yoksa grubun içtenliğinden mi bilmem o 2 saat rüya gibi geçti. (son yarım saati biraz acılı olabilir zira yürümeye pek alışkın bir bünye değilim :p) En güzel kısmı da vardığımız yerde sucuk ekmek partisinin bizi bekliyor olmasıydı. Meğer onlarca insan sucuk için yürümüş de haberimiz yok biz sanki çok sportif insanlarmışız gibi habersiz gitmiştik halbuki. :)


Uludağ dediğimiz yeri kafamda o kadar küçültmüşüm ki, mükemmel bir tatil geçirdim. Meğer olay aslında bir yere gidicekseniz hiç bir beklentiniz olmadan gitmeniz gerektiğiymiş. Aslında kar olsa da olmasa da yapıcak o kadar çok aktivite vardı ki. Telesiyejle zirve keyifleri, dağ yürüyüşleri, atv ile zirve keyfi, Mandra club da dj performansları, yemeler içmeler vs. Gerçi ben bunların hepsini yapamadım. Maalesef atv ye binemeden tatilimi tamamlamak zorunda kaldım. Açıkçası çok da hevesli değildim binmeye ama, nese bu konuyu kapatalım. :)


Kısacası herkese tavsiye edebileceğim bir yer Uludağ. Gündüz aktiviteleri dolu dolu, gece eğlencesi de mükemmel ötesi. Eğer gidecek olursanız, Ağaoğlu'nu tercih etmenizi de tavsiye ederim. Diğer otelleri bilmesem de, ben otelden çalışanlardan, aktivitelerden, yemeklerden ve sınırsız hizmetten çok keyif aldım. 

Fotoğrafçıları Rahşan da fena değildi hani.. ;)


Sultan'ı dinlediniz.. (=






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder