Şarkı en kısık seste çalarken düşlediğim görüntü tabiki de böyle değil..
Aslında bir deniz kenarında veya şehrin ışıklarını gördüğüm bir yerde değilim. Kontağı kapatılmış, ışıkları söndürülmüş arabam da, camdan gördüğüm görüntüsünü en sevdiğim yerde, en zor anlarımda kaçtığım yerde olmalıyım.
Alışılagelmiş hayatımdan uzak olduğum ne kadar anım varsa, o yerde saklı.
Şarkı, en kısık seste çalarken, yalnız olmayı istediğim bir anda değilim aslında.
En azından sigaramın bana eşlik etmesini isterken, yanımda belki de duymayı en çok özlediğim seslerin olmasını diliyorum. Gülmenin en çok yakıştığı anlara, gülmenin ölümsüzleştirdiği insanlara yüzümü dönmek, gülmek, gülmek, gülmek istiyorum.
Sevmiyorum böyle olmayı. Bu kadar kalabalıkla, bu kadar yalnız hissetmeyi sevmiyorum. Kabuğuma çekiliyorum. Her yengecin yaptığı gibi, ben de kabuğuma çekiliyorum.
Ve biliyorum kaybettim.
Hayallerimi, heyecanımı kaybettim. Gitmeyi en çok sevdiğim yeri kaybettim. Görmeyi en çok özlediğim gülüşleri kaybettim.
İnsan hayallerine ulaşamadığı ölçüde ölüme yaklaşırmış, anladım.
Hastalıklarla değil, yaşayamadıklarıyla ölüyormuş insan.
~~~~~
Lana, şarkıyı tekrar tekrar söylemekten çekinmezken, ben ağlamaktan çekiniyorum bu gece.
Ve kalamıyorum..
Ve gidemiyorum..
Saklanmakla mutlu olamıyorum..
Sigarasız nefes alışım kadar anlamsızlaşıyorum.
Shades of Cool 53.kez çalarken, yatağımda, hayallerimden çok uzak, mutlu olmamaya alışıyorum..
Ve bu gece iyi uykular sizlerin, "rüyalarım harici ulaşamadığım hayallerimse" yalnıca benim oluyor.
Bir yalnızlığa daha işte bu sayede alışıyorum......
Bubuksultan.